***İLTİCA***
Niyazımız budur Allâh’ımız dan
Siva’sın mahvede bu kalbimizden
İlahi umarız senden atâyı
Şefi kılıp Muhammed Mustafa’yı
Gönül pak olmayınca ma’sivadan
Nüzul eyler mi Rahmet ol Hûda’dan
Nazargâhi ilahi kalbimiz çün
Sever pak edeni ol zati bi çün
İlahi taklidimiz eyle tahkik
Ki senden olur zirâ kula tevfik
İlahi mutmain et kalbimizi
Ki daim ağlayalım zenbimizi
Bizi benlik oduna koyma ya Râb
Diyelim her zaman her demde Allâh
Temessük edelim sünnetle dâim
Tarikatte olalım cümle kâim
Tarikimiz durur er Rufâi bendi
Ki Mevlüd’ten alırız nush-i pendi
Senin Mevlüd kulunun daim ümidi
Diler makbul ola cümle müridi
***MÜRŞİDİM Mevlüt BABA***
Yandı yandı yüreğim
Aşkından Mevlüt Baba
Kurduk biz halkayı
Himmet et Mevlüt Baba
Can baba canım baba
Mürşidim Mevlüt baba
Can baba canım baba
Sultanım Mevlüt baba
Seni sorduk güllere
Gül gönderdi bülbüle
Bülbülü ağlar gördüm
Dedi gitti Resul’e
Can baba canım baba
Mürşidim Mevlüt baba
Can baba canım baba
Sultanım Mevlüt baba
Biz bir aciz dervişiz
Yoluna can vermişiz
Nerde halka kurduysak
Himmetini görmüşüz
Can baba canım baba
Mürşidim Mevlüt baba
Can baba canım baba
Sultanım Mevlüt baba
***Seyyid H.Mevlüt BABA***
Bir mürşit gitti ilimden
Düşürmem asla dilimden
İtirazım yok ölümden
Seyyid Hacı Mevlüt Baba
Tarikatta Rufaîsin
Seyyid saâdattan birisin
Ölü değil sen dirisin
Seyyid Hacı Mevlüt Baba
Tükenir mi Seyyid nesli
Hepsi birbirinden süslü
Bugün bütün ihvan yaslı
Seyyid Hacı Mevlüt Baba
İhvan bugün kara bağlar
Duacıyız kalan sağlar
Senin aşkın yürek Dağlar
Seyyid Hacı Mevlüt Baba
Evliyalar otağından
Serdarlığın tabağından
Hacı Ahmet ocağından
Seyyid Hacı Mevlüt Baba
Sen sığmazsın yazılara
Senin methin bazılara
Karışmazsın mazilere
Seyyid Hacı Mevlüt Baba
Yazdı ihvan Münir böyle
Var derdini sende söyle
Günülerle sultan eyle
Seyyid Hacı Mevlüt Baba
***BANA GÖNDER***
Nazarı şifâ’dır sözleri bürhan
Bir hâl-i ahvalden hal bana gönder.
Ne lazım bülbüle çektirme figan
Bir şâdlık bağından gül bana gönder.
Ben ağlarım benim çeşmim silerim,
Keremi lütfundan belki gülerim.
Bezirganlık dâvâsını kılarım,
Sarraflar mal ister lâl bana gönder.
Derdimi yâd etsem var mı, bilen kim?
Eflâtun el çekmiş kan ağlar hekim.
Kûh-i kaf dağından ağırdır yüküm,
Böyle dertli gamlı kul bana gönder.
Kır’âtı Kur’an dan kâf-i hatminden
Ricau’l gayb’tan bab-ı kutbundan
Ben bir aciz kulum bari lütfundan
Siper deryasından nil bana gönder.
Ne sağda hazıram arıkam sola,
Bilmem bu cehd ile erem kemâle,
Dört bab-ı tarikat, oniki kola,
Ne demde râh alır yol bana gönder.
Dilim dua eder alıştır meşke
Ben bana ben demem düşeli aşka,
Dört kitap içinde canlıdan başka,
Sübhan’ı zikreden dil bana gönder.
Berzenci bendine bağlandı bendim,
Bab’ında hây’dıram Rüfâi kendim,
Abdulkadir şeyhim, geylan efendim,
Onların himmetin al bana gönder.
Çıkarma hayalden efendim beni,
Mürşidâna müştaktır mürîdânı,
Kapında gedâdır dertli Divânî
Ya bir nâme ya bir tel bana gönder.
Bu beyit Hacı Mevlüt Baba’nın dervişlerinden Sarıkamış, Mescitli Köyünden “Divanî” mahlasını kullanan Derviş Durmuş’a aittir. Askerde başı darda kalan Durmus Mevlüt babadan bu beyitle himmet ister.